Türkiye'de uzun süredir mutfakların vazgeçilmezlerinden olan soya sosu aynı zamanda yoğun tartışmaların da konusu. Pek çok kişi tarafından zararlı olduğu iddia edilen soya sosu ile ilgili temel bilgileri sizler için derledik ve yorumsuz olarak sunduk. Unutulmamalıdır ki burada sunduğumuz bilgiler bir sağlık tavsiyesi değildir.
Doğal gıda ve beslenme tartışmalarının merkezinde bulunan gıdalardan soya sosu, doğu ve güneydoğu Asya mutfağından 1980'li yıllarda ülkemize gelmiş bir besin. Dünya mutfağı üzerine çalışan restoran ve kafelerin yoğun olarak kullandığı sos, haşlanmış soya fasulyesi, kavrulmuş tahıl özleri, salamura suyu ve özel bir mantar püresinin uzun bir süre fermente edilmesi sonucu üretiliyor. Proteini yoğun bir besin olan soya sosu bu nedenle yağ ve kolesterol sorunu olanlarca özellik seviliyor.
Salamura tuzun baskın tadından ötürü marine amaçlı kullanıldığı yemeklerde ayrıca tuz eklenmesine ihtiyaç bırakmayan sosun faydalı olduğunu savunanlar, göz yorgunluğunu aldığını, katarakt oluşumunu önlediğini, B6 vitamini içerdiğini, anemiyi, egzama yürü rahatsızlıklarının oluşumuna engel olduğunu, B3 vitaminiyle kolesterolü düşürdüğünü ifade etmektedir.
Elbette burada bir sağlık tavsiyesi veremeyiz ancak soya sosunun insan vücudu için gerekli bazı mineralleri barındırdığı hakikat. Soya sosu yoğun bir magnezyum, bakır ve manganez kaynağıdır. Öte yandan insan vücudu için gerekli minerallerden demir ve fosfor da soya sosunda yoğun olarak bulunmaktadır.
Soya sosunun zararları ise genellikle içerdiği yoğun sodyumla ilintilidir. Tansiyon hastaları, kalp - damar sorunu olanlar, tuz alerjisi bulunanlar ve benzeri durumdakiler doğal olarak soya sosundan olumsuz olarak etkilenmektedirler. Yine soya alerjisi olanlarca tüketilmesi de ağızda kurdeşen ve kaşıntı sorununa yol açmaktadır. Bu durum özellikle astım hastaları için tehlike arz etmektedir.